29 Temmuz 2011 Cuma

Radyo kafası iyidir






Ne diyordu o şarkıda; video killed the radio star. Sonra 'internet killed the video star' gerçekliği geldi. İşte tarihin tam da öyle lineer işlemediğinin bir göstergesi de radyo bence. Hani sesler hiç kaybolmuyormuş ya evrende, onun gibi bir şey. Radyonun sesi bence belli dönemlerde azalsa da kendisini teknolojiyle de uyumlu hale getirip her zaman büyülü dünyasını koruyor.
Genelde nostaljik bir nesne ya da duygu durumu olarak yapılan değerlendirmelere kulak asmayın. Evet bir zamanlar başında daha çok vakit ayrılıyordu. Uzun orta ve kısa dalgalı radyolara yetişecek yaşım da var. Hatta birçok kentin adını ilk defa o eski radyomuzun frekansların da yazılı olduğu ön yüzünden öğrenmiştim. Mevzunun gücünü de. Moskova'dan, New York'tan Londra'dan Arabistan'dan sesler ve nağmeler, o küçücük kutunun içinden eve dağılıyordu. Pazarları uzayan kahvaltılarda şarkılı sözlü eğlence programları kahvaltı masasının ömrünü uzatıyordu. TRT Ankara Çocuk Korosu, türküler, kadri çok az bilinmiş radyo sanatçıları, müzisyenleri, el radyosuyla çocukluğumun bahçelerinde tüm lig maçlarını canlı dinleyebilmek...
Sonra hayatımıza fm diye bir şey girdi. Pıtrak gibi özel radyolar. Minibüste otobüste radyo sesleri. Sonra radyo programları. Bir kısmı özellikle geceleri damardan çalarak, insanın aklını başından alırdı.

Radyonun bir diğer güçlü yanı da bence yerel duygusu. Yüzlerce yerel tv'de var ama radyodaki o havayı hiçbiri bence veremiyor.



Sonra yalnız ve uzun gecelere yaptığı arkadaşlık. Ortaokul, lise ve üniversite yıllarımda radyo açık uykuya dalmak inanılmaz keyifliydi (halen yapıyorum bazı geceler). Kimin tarafından nasıl hazırlandığını bilmediğiniz koca bir playlist'in büyülü dünyasında gezinmek. Üniversiteye hazırlanırken, vize dönemlerinde, arkadaşlarla bira içerken, sevgilinle öpüşürken sevişirken, eyleme gitmeden önce sana eşlik eden şarkılar...
Hatta bazı geceler gaza gelip kaçıracağım şarkılar yüzünden kudururdum.
Çift kasetçalarlı teybe bir boş kaset koyup en azından bir yüzü dolana kadar o playlist'i kaydetmek, sabah uyandığında “bakalım ağa neler düşmüş” diye heyecanla o şarkıların arasından elemeler yaparak yeni bir kaset çekmek...
İşin hüzünlü ama bir o kadar da zevkli yanıysa o şarkıların yüzde 90'ının adını bilememek öğrenememek, peşinde koşturmak. Adını öğrenmek için yıllarca karın ağrısı çektiğim şarkılar oldu. Eminim bazılarınızın da olmuştur. İnternet ve dijitl radyolar sayesinde büyük bir kısmının adını, kimlerin seslendirdiğini çok şükür öğrendim. Ama hâlâ önemli bir liste öyle duruyor. Keşfedilmeyi, sahibini ve adını arıyor. Belki de öyle kalmaları onları daha da çekici kılıyor. Radyolarda ilk defa dinleyip sevip, sonradan adını sanını öğrendiğim şarkılardan küçük bir demet sunmayı da görev bildim. İyi mi yaptım? Onu bilemedim.

iyi dinlemeler...
(not: radyoda keşfedip sevdiğiniz en iyi 5 şarkınızın listesini yapsanız, yollasanız, onları bir araya getirsek güzel olmaz mı mesela??? )



bunlar kim, bu şarkı ne derken bir de baktım her şarkılarının peşindeyim..

üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. bir gece test çözerken, bu şarkıyı duydum. kalemi bıraktım. sigaraya yeni başlamıştım ve paket taşımıyordum. babamın sigarasından koşup bir sigara aşırı şarkının sonlarına dumanlı odamda devam ettim.

şarkının coşkusu yıllarca peşinden sürükledi beni. onları da çok aradıım, çookk...



birayla ne gidiyordu. hâlâ bir gideri var bence.

bu da kimliğini çok ama çok geç öğrendiklerimden. yılda 3-4 kere gecenin körü yakaladın, yakaladın!!


ve bu liste uzaaarrr giderrrr....

 

5 yorum:

  1. Radyoda hep güzel şarkılara denk gelmişsin.


    Ben peşine düşmüyorum radyoda adını sanını bilmediğim şarkılara denk gelince. Sanki o anı ölümsüz kılması bilinmezliğinde saklı gibi geliyor. Kendimce saçma kuruntular bunlar. Ama arasam da bulmakta pek yetenekli değilim.

    YanıtlaSil
  2. Radyo denince aklıma gelen ilk şarkıdır:
    http://www.dailymotion.com/video/xe6cvw_muzeyyen-senar-guzel-bir-goz-beni-a_music

    "Benziyor şimdi benim ömrüm...
    Uzun ruyaya..."
    İkincisi eskimeyen bir dosttan kalan tek hatıra:
    http://www.dailymotion.com/video/xbp838_mehmet-celal-yeryuzu-aykin-yuzu-olu_music

    "imgelerin en ulaşılmaz doruğunda ey herşeye bitti diyenler,
    korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler,
    ne kırlarda direnen çiçekler,
    ne kentlerde devleşen öfkeler
    henüz elveda demediler
    bitmedi daha sürüyor o kavga
    ve sürecek
    yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek"

    Son olarak radyoda dinlemediğim ama her seferinde radyo dinlermiş gibi dinlediğim-Zagreb'in bir şehir olduğunu radyodan öğrenmiştim- şarkı:
    http://www.dailymotion.com/video/x4istn_ahmet-kaya-lili-marlen-turkusu_music

    YanıtlaSil
  3. attığın 3 şarkı da güzel. evet bu liste hiç bitmez.

    YanıtlaSil
  4. radyodan güzelleşen kafalar :)

    YanıtlaSil